5 Aralık 2011 Pazartesi

Futbolun Hem Doktoru Hem Filozofuydu...

Çocukluğumuzda ucundan kıyısından yakaladığımız futbol efsanelerinden biriydi Socrates...Tabii ki o dönemler 8-10 yaşında sokakta futbol oynayan bizler için kişiliği,karizması değil ismiydi bizi etkileyen ve akılda kalan...1985-1990 yıllarından söz ediyorum.O dönem maç yaparken herkes bir futbolcunun adını alır ben buyum,ben şuyum derdi çocuk aklıyla.Avrupalı değil Güney Amerikalı hatta özellikle Brezilya ve Arjantinli futbolcular ile özdeşleşilirdi.Maradona,Careca,Socrates,Zico vb. aklıma gelenler...Şimdiki çocuklar için çok sıradan olan halı saha,futbol topu bizler için lükstü o zamanlar.Sokakta plastik top ile sergilerdik hünerlerimizi...Almanya'dan tatile gelen gurbetçi ailenin çocuğu futbol topu getirince takım kaptanı olur ve kaleye geçmezdi tabii ki.Şimdi Playstation'dan kafasını kaldırmayan nesile bunları anlatmak zor ne de olsa.Socrates'ten nerelere geldik nostalji kuşağı oldu resmen.
Yaşarken efsane olmuş Socrates'te gitmiş bu dünyadan...Şiir gibi futbol oynanan zamanların son temsilcilerindendi.Yakın zamanda makineleşmiş futbola ağır sallamıştı futbolun doktoru.

''Brezilya futbolu bu günlerde kış uykusunda. Futbolun başındakiler, bizim ülke kültürümüzden oldukça habersizler. Şu an Brezilya milli takımını izlemek işkence gibi. Bizim futbolumuz mide bulandırıcı bir hale geldi. Brezilya milli takımının maçını 90 dakika izliyorsunuz ve bir tane dahi dripling göremiyorsunuz, sanki Brezilya forması giymiş Avrupalı oyuncuları izliyoruz ...''

Best,Socrates gibi sanatçılar şimdi gökyüzünde Maradona,Zico,Cantona gibi diğer futbol sanatçılarını bekliyorlardır maça çıkmak için.

Hiç yorum yok: