18 Haziran 2008 Çarşamba

Türkiye-Çek Cumhuriyeti

Hayatımızda bir kere şahit olabileceğimiz maçlardan biriydi. Çekler gibi savunması sağlam, alan savunmasını çok iyi yapabilen bir takıma karşı 75. dakikada 2-0 mağlup iken biri çıkıp 3-2 maçı alacağız deseydi ‘’Sen ne içtin bilader derdim.’’ herkes gibi. Ama rüya gerçek oldu. Çekler maça Koller tercihiyle çıktı. Sürekli ona top şişirip hava hakimiyetinden yararlanmak istediler. Fevkalade de yaptılar bunu. Koller'in indirdiği toplar ve ona yapılan faullerle sürekli rakip sahada kaldılar. Nitekim golü de böyle buldular. Devre de Terim’in Semih’i çıkarmasına şaşırdım,Rakip Koller-Baros değişikliğini yapsa maç erken kopabilirdi.Maçın 70. dk. Umutsuzca maçı izlerken sanki takıma sihirli bir değnek değmiş gibi bambaşka oynamaya başladık. Hamit'in oyun disiplininden koparak ileri çıkışları Çeklerin dengesini bozdu. Sağdan Sabri, Kazım ve Hamit ile 3 kişi yüklenmemiz rakibin dengesini bozdu. Kazım'ın ortaları etkili olamasa da, Hamit'in savunmayı delip arkaya çıkardığı pozisyonda topa vuran Arda maça heyecan getirdi. Koller'in oyundan düşmesine rağmen çıkmaması bizim için iyi oldu.Maç 2-2 ya da 3-3 bitse Volkan’ın yaptığı dallamalığın açıklaması olur muydu? Yatsın kalksın Nihat’a dua etsin.Penaltılarda bir kalede Cech diğerinde Tuncay ! olacaktı.Maçın son 3 dk. Atılan 2 golü ne taktik ne de dizilişle açıklayamazsınız.Bu hırs,yürek,inanç işidir.
Saklamayacağım, ekranda oyundan çıkan oyuncu olarak takımın tek gerçek santraforu olan Semih'in adını görünce sinirlendim. Nihat'ın çıkmayı daha fazla hak ettiğini düşünüyordum çünkü. Ama Nihat attığı son gol ile sahada neden var olduğunu hepimize gösterdi.Arda Turan bu sezon Galatasaray’da attığı ve attırdığı goller ile takımın küçük yıldızı kıvamından büyük oyuncu rütbesine yükselmişti.Bir takımı tek başına bazen sırtına alan futbolcuya büyük futbolcu denir,abartmıyorum Arda artık bu statü de bir futbolcudur benim için. Hakem, daha takımlar sahaya çıkmadan, kramponundaki sorun nedeniyle Servet'in diyalog kurma isteği karşısında eliyle koluyla ve oyuncuyu tersleyerek takındığı tavırlar çok terbiyesizceydi.. Hırvatistan maçında kalemizde Rüştü olacak.Sağ bekimiz Sabri olmalı. Sol bekimiz ise Hakan Balta. Stoperlerden biri bacağıda kopsa Servet olur diğerini Allah bilir. Sağda Hamit, solda Arda oynamalı. Göbekte ise Mehmet Topal'ın yanında oynaması gerekenAyhan Akman'dır. Hücum bölgesinde Tuncay-Nihat ile başlayıp skora göre Semih düşünülebilir.
2002 Dünya kupasına da kötü başlamıştık.Turnuvalar eleme grupları gibi değil rüzgarı arkana aldın mı nereye kadar gideceğin belli olmuyor.İster inanç diyelim ister şans…Rüzgarı arkamıza aldık artık Hırvatlar düşünsün.

Hiç yorum yok: