Transfer Analizi | Jose Rodriguez Martinez
Profil
İspanyol pasaportuna sahip Jose Rodriguez, ülkenin doğu kıyılarındaki Villajoyosa’da, 16 Aralık 1994’te dünyaya geldi. Jose henüz sekiz yaşındayken futbol yaşantısına başladı. Villajoyosa’da geçen beş yılın ardından Hercules, Valensiya özerk bölgesinin kulübünde geçen iki yılın ardından ise Real Madrid alt yapısına transfer olarak La Fabrica’nın bir temsilcisi haline geldi. Üç yıl boyunca gördüğü eğitimden sonra, Jose Mourinho tarafından 18. yaş gününe 16 gün kala Kral Kupası karşılaşmasında Alcoyano’ya karşı ilk kez Real Madrid formasını giydi. Bu maçta attığı golle de Real Madrid adına ilk golünü atmış oldu. İlk lig karılaşmasını Atletico Madrid’e karşı bir Madrid derbisinde oynadı. Bu maçtan üç gün sonra Ajax’a karşı çıkılan Şampiyonlar Ligi karşılaşmasında sonradan oyuna girerek 17 yaş 354 gün ile Real Madrid tarihinin Şampiyonlar Ligi’nde forma giymiş en genç oyuncusu olma onurunu yaşadı. Mourinho döneminin ardından forma şansı bulamayan Jose, Carlo Ancelotti döneminde Deportivo La Coruna’ya kiralandı. Geçtiğimiz sezonu burada geçiren Jose kulüp kariyerinde toplam 92 karşılaşmada forma giyerek yedi gol altı asistlik performans gösterdi. İspanyol milli takımı alt yaş kategorilerinde de boy gösteren Jose’nin 2013 U19 Avrupa Şampiyonasında da turnuvanın takımına seçilmişti.
Güçlü Yönleri
İlk etapta söylenebilecek en net şey, İspanyol alt yapı mahsullerinin tümünde olan oyun karakterine haiz olduğu. Bu ekolden yetişen oyuncuların tümünde olduğu gibi bilekleri kadife diye tabir edilen oyuncu grubuna dahil. Pas konusunda son derece gelişmiş bir pratiği var. Pasör olarak nitelenebilecek bir oyuncu. Oyun görüşü son derece iyi. Pozisyonları iyi süzüyor. Alana hakimiyeti sayesinde özellikle maç içinde oyunu açma niteliği taşıyan uzun toplar ile endirekt etkiyle hücum zenginliği katıyor. Oyun pratiği akranlarına göre yüksek olduğundan ötürü topu ayağına aldığında çevresine güven veren, garanti topları seven, soğukkanlı bir oyuncu izlenimi yaratıyor ki bu izlenimin yanlış olduğunu iddia etmek güç. Bunlara ek olarak savunma özelliklerinden olan top kapma konusunda iyi olduğunu söyleyebiliriz. Pozisyon bilgisinin iyi oluşuna paralel olarak saha içinde tutacağı yeri biliyor. Bu, doğru zamanda doğru yerde olmasını sağlıyor. Gösterişsiz biçimde yapması mühim olan.
Zayıf Yönleri
Fiziğinin olumsuz tarafı ise kısa sayılamayacak 1.80’lik boyuna rağmen yüksek toplarda yaşadığı sıkıntı. İkili yüksek top mücadelelerinde genelde mağlup olan tarafta. Geçiş oyunlarında sıkıntı yaşıyor. Bu sıkıntı hücum geçişlerinde yaşanmamakta. Buna karşın savunma geçişlerinde kimi zaman şuursuzca yer alıyor. Bu özelliğini gelişebilir konumda olduğunu düşünmekle beraber üst seviyede halihazırdaki konumu ile sıkıntılar yaşayabileceğini belirtmeliyim. Top sürme konusunda eksikliği de göze çarpan bir diğer eksikliği. Bunun sebebi de esasen mobil bir oyuncu olmayışında kaynaklanıyor. Üst seviyelerde yer alan kalıcı bir oyuncu olması için bu eksikliğini de gidermek zorunda. Savunma özelliklerinden top kapma hariç blokaj, araya girme vb tüm özellikleri vasat. Bu sebepten onu iyi bir savunmacı olarak aksettirmek çok zor. Deportivo’da sağ kanat ve sağ forvette oynarken yaşadığı en büyük sıkıntı ise skor katkısıydı. Bu katkının düşük olma sebepleri az önce belirttiğim mobil olmaması ve bitiricilik konusunda eksik oluşu. Bu noktada da ürkeklik göstererek denemekten çekindiğini de belirtelim.
Galatasaray’da Nasıl Kullanılabilir?
Hamza Hamzaoğlu’nun Wesley Sneijder’den en yüksek verimi almayı sağlayan 4-2-3-1 diziliminden vazgeçmeyeceği aşikar. Bu noktada eksiklikler ve Jose’nin oynamış olduğu bölgeleri de düşünecek olursak seçenek azalıyor. Jose futbola merkez oyuncusu olarak başlasa da forvet arkasında ve sağ açık/forvet olarak devam etmiş bir oyuncu. Saha içi özelliklerini düşünecek olursak Jose’nin 4-2-3-1 dizilişinin sağında kullanımı ideal olacaktır. Eğer ona bir mevkii biçmek için zorlama yapacaksanız ona sekiz numara diyebilirsiniz. Galatasaray’ın süregelen kadro hiyerarşisinde Selçuk’tan formayı almanın imkansız olduğunu söylemek zor olmayacaktır. Bununla beraber kendisini altı numaraya kaydırmak isterseniz, Melo’nun transfer edildiği günden itibaren alıştırdığı baskın performansı vermesinin savunma özelliklerinin genel itibari ile vasat oluşundan ötürü imkansız olacağını belirtmeliyim. Tüm bunların toplayınca sağ kenarda kullanımı ideal olacaktır. Geçtiğimiz sezon kenarlardan skor katkısı alamayan Galatasaray’ın bu sorunu Podolski ile çözeceğini düşünecek olursak, takım savunmasına merkeze yapacağı eklemlenme ile katkı verebileceğini ve bununla birlikte pas organizasyonu ile rakibe oyunu dikte ettirmeye çalışan Sarı – Kırmızılılara katkı sağlayabileceğini düşünmekteyim. Pas temposunu arttırmakta zorlanan mevcut kadroya oyun aklı ile katkıda bulunabilir. Tüm bunlara ek olarak yaşlanan Galatasaray kadrosuna mevkiisiz diye addedilebilecek yetenekli bir cevherin eklenmesi kadro geçişi açısından ideal olabilir.
Sonuç
Tüm bu teorilerin saha içinde nasıl bir karşılık bulacağını Hamza Hamzaoğlu’nun tercihleri belirleyecek. Jose’nin neredeyse maliyetsiz bir şekilde takıma katılacak olması, önemli bir alt yapının ürünü olması ve joker oyuncu olarak da kullanılabilmesi önemli şeyler. Kadroya pozisyon bazında derinlik katacak bu hamle, yaz transfer sezonunun sonunda oluşacak yapbozun neresine konacağını kestirmek güç. Türkiye’deki futbol düzeninde geleceğe dönük her konuşmanın biraz da suya yazı yazmak olduğunun altını çizmeliyiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder