“40 maç, 42 hafta ve sıkıştırılmış bir lig kolay değil. Sadece korona virüsle ve rakiplerle uğraşmıyorsunuz. Birçok unsurla beraber uğraşıyorsunuz. Oyun içinde herkes var. Oyuncularımla vedalaşırken, helalleşirken teşekkür ettim. Biz hiç bırakmadık. Florya hiç bırakmadı. Çok da yaklaştık. Çok basit bir hesapla Denizli’de ve burada bir gol yemesek şampiyonduk. Burada 5-6 gol atmamız gerekirdi. Kısmet değilmiş. Florya’da çalışanlara, oyuncularıma, emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarıma, teknik heyetime sonuz teşekkür ediyorum. Bizi samimi olarak destekleyen Galatasaray taraftarlarına, camiadaki çok büyük bir çoğunluğa buradan teşekkür ederim. O kadar çok şeyle uğraştık ki… “
GALATASARAYLILIĞIMLA GURUR DUYUYORUM
“TFF ve kurullarına göğsümüzü germişken, onlara teşekkür edenlerle bile karşılaşıyoruz. Basınla, televizyonla, hakemle, kurumlarla, federasyonla ayrı ayrı uğraştık. Bir de içeriyle uğraştık. Çok evvel bitirmemiz gerekirdi bu yarışı. Kadrolar ne olursa olsun… Bizim daha önce bitirmemiz gerekirdi bu işi. Bize çok ciddi yaralar verdiler. Sezon başında bu yana her şeye bakabiliriz. Buna rağmen, herkese, her şeye rağmen olabilir miydik?… Bu sezon şampiyon olsaydık, her şampiyonluğun hikayesi ve ‘buna rağmen’ kısmı vardır. Buna rağmen kısmı çok fazla olacaktı. Ben bu yarışta Galatasaraylılığımla, Galatasaraylılıkla gurur duyuyorum. Yarışı en güzel şekilde götürdük. Herkese karşı… Çok kolay değil. Ben yalnızım dediğim zaman çok şey ifade ettim; ama anlamadılar. Maalesef öyle. Dolayısıyla dramatik bir kayıp oldu. Yenilen goller ve atılmayan penaltıyla… Bunun gibi birçok şey söyleyebiliriz. Rakiplerin hepsini tebrik ederiz. 41 maç; çarşamba - pazar , salı - cumartesi arası oynamak kolay değil. Herkes evindeyken biz patlamış mısır ve çekirdekle karşılarına geçip televizyondaki aktörleri oynadık. Herkesin zamanını güzel geçirmesini sağladık. Deplasmanlar ve seyahatlerle korona virüs tehlikesinin içindeydik.”
“Cezalar… Bize gelince fazla fazla verildi. Güçlü olmazsanız size herkes az ya da çok dokunur; ama dokunur. Dokunulmaz olmak için güçlü olmak lazım. Galatasaray’ın hep güçlü olmaya ihtiyacı var. Dışarıdaki rakipler, aleyhimize çalışanlar, düşmanlarımız bile bildiğimiz şeyler; ama içerideki bazıları çok daha tehlikeli. Galatasaray bunların hepsini aşmalı.”
“Oyuncularımı verdikleri mücadele için tekrar tebrik ediyorum. Kendileriyle gurur duyuyorum. Galatasaraylılığımla da gurur duyuyorum.”
“Sezonu en sıkıntılı en alevli zamanında oyunculara, hocalara söylenen şeyler olacak iş midir? Sonradan bunu çok güzel pazarlayıp, ‘ben onları hırslandırmak için söyledim’ laflarını geçelim…Bunlar ayıp şeyler. Biz bunların hepsini aştık. Hiç seslenmeden hem nezaketimiz hem terbiyemizle… Galatasaray’ın çok başka sorunları var. Haziranda seçim yapacaksınız. Transfer ne zaman? 8-10 oyuncu dönecek ülkesine. Sonra? Her şeye rağmen Şampiyonlar Ligi’nde eleme oynayacaksınız. Galatasaray’ın ekonomik, idari ve teknik olarak çok önemli bir yapılanmaya ihtiyacı var. Bu kadar borcun altında 5-6 başkan adayı olması müthiş. Ümit ederim herkes hazırlıklıdır. Herkes Galatasaray’ın problemlerine derin olarak hakimdir. Üç seneliğine gelip önemli kaynaklar bulmadan, enkazı temizlemeden herhangi bir yer gidemeyiz. Banka yetiş imdadımıza şekliyle Galatasaray hiçbir yere gitmez. Belki beyaz gömlek giyip genel olarak sorunlarımız ve bunun çaresi nedir… Böyle bir borcumuz da olabilir. “
“Geçen hafta maç bitiyor… Yayıncı kuruluşta sevgili kardeşim Güntekin Onay, Malatya 9 maçtır hiç 3 gol yemedi diyor. Eğer bir kulüpseniz, ben büyük kulübüm diyorsanız her şeye hâkim olacaksınız. Ben anlamadım ne demek istediğini. Üç yediler şimdi… Güntekin’den şunu da beklerim… Lig beşincisi de 7 gol yedi ama biz hiç sorgulamadık demedi. Ondan bunu da beklerdik. Buna benzer birçok şeyi Galatasaray’a dokundurmamak gerek. Galatasaray o kadar büyük bir camiadır ki hangi taşın altını kaldırsan bir tane Galatasaraylı çıkar. O büyüklük çerçevesinde davranmak lazım. Biz onların hepsini anlıyoruz. Galatasaray’ın hocasına ve oyuncusuna öyle kolay ilişilmemeli. Ne demek istediğimi herkes iyi anlıyor. Daha da iyi anlatacağım hiç merak etmesinler. Benim egzajere etmeyeceğimi, hatta Galatasaray’ın iyiliği için zaman zaman eksik söyleyeceğimi bilirler. Bunların hepsiyle savaşmak, kurumun yapacağı iş. Biz bunların hepsiyle savaştık. İşin garibi içeriyle de savaştık. O daha da tehlikeli.”
“Onun için geldiğimiz yer benim hiç hoşlandığım bir yer değildir. Şampiyon olmalıydık. Eğer bir hata var ise, inanıyorum ki en büyük hata benimdir. Taraftarlarımız haklarını helal etsinler. Onlara verdiğim sözden hiç dönmedim. Zaten 31 Mayıs itibarıyla da mukavelemiz bitiyor. Gereğine uyduk. Bazı zamanlar istifa zamanlarıydı. Ben Galatasaray’ın hatrı için yapmadım. Bunu da ilan ettim. Sözümüzü yerine getirdik. Durum bundan ibarettir.”
GALATASARAY'A VE GALATASARAYLILIĞA BAKIŞ AÇIM HİÇ DEĞİŞMEDİ
"Galatasaray için çok önemli günlerin arefesindeyiz, sadece şampiyonluk veya Avrupa kupaları anlamında değil. Galatasaray, önemli bir tercih yapacak ve ben bir Galatasaraylı olarak bunun kıymetinin iyi bilinmesini, kişisel düşüncelerin bir kenara bırakılıp, ortak paydaya Galatasaray’ın alınarak hareket edilmesi gerektiğine inanıyorum. Benim Galatasaray’a ve Galatasaraylılığa bakış açım, hiç değişmedi. Bunu belki sıkça tekrarlamak durumunda kalıyorum ama bir yandan sürekli hatırlatma gereği de hissediyorum açıkçası."
"Bu, işin Galatasaraylılık kısmı."
"Bir de burada, teknik direktör olarak üstlendiğim çok sayıda sorumluluk ve sahip olduğum prensipler var. Benim sözleşmem bu ay itibarıyla sona eriyor ve haklı olarak birçok soru alıyorum bu konuda. Beşiktaş maçından sonra oyuncularımın gösterdiği müthiş performansın gölgede kalmaması adına, Karşılaşma sonrası düzenlenen basın toplantısında yöneltilen sorulara verilecek cevapları ötelemek istediğimi söylemiştim."
Elbette ki benim de kendime göre yanıtlarım var, söyleyeceğim sözler ve paylaşmam gerektiğine inandığım gerçekler var; ama Galatasaray’ın kaybedecek tek günü yok. Ben her seçim döneminden önce olduğu gibi, üzerime düşeni ve kendime yakışanı yapacağım. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.Ancak Galatasaray, rekabet hâlinde ve yarış içinde iken dahi geleceği planlamalı ve tüm alternatifleri ile beraber bir sonraki meydan okumasına hazır olmalı.
"Üzülerek söylüyorum ki, bu hafta sonunda dahi takımın teknik direktörü, gelecekte kulübümüze birçok farklı alanda, hâlâ yeşil sahada veya idari, teknik anlamda faydalı olacak kaptanı da dahil olmak üzere birçok oyuncusu serbest kalacak. Kiralık olarak kadromuzda bulunan oyuncular, belki takımlarına dönecek belki farklı takımlara gidecek. Şu anda takip ettiğimiz veya görüştüğümüz yurt dışındaki oyuncuların tercihleri başka olacak. "
"Gelecek sezonların planlaması için gerekli adımların atılması, Galatasaray’ın her zaman en güçlü olması ve sahip olduğu özellikleri koruması adına çok kritik süreçteyiz. Umarım herkes bunun farkındadır."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder