"Açıkçası her şeyi uçlarda yaşıyoruz. İyiyken çok iyi kötüyken de çok kötü. Bu da beni çok üzüyor tabii ki. Kaybetmeyken ziyade vazgeçmeye çok üzülüyorum. Benim takımlarım kaybedebilir ama kaybederken hiç vazgeçmez. Belki de yeniden onarmak veya tamir etmek için Rabbim bize bir mesaj veriyor. O mesajı iyi almalıyız diye aklımdan geçirmiyor değilim açıkçası. Yeniden inşa edebiliriz böyle bir durumda. Belki de öyle bir mesaj almalıyız. Açıkçası istatistiksel olarak da hem takımımızın hem şahsi olarak yerlerdeyiz. Alışılmadık bir şey. Buna alışmadık Galatasaray'da, Galatasaraylıları da alıştırmadık."
"Konu itibarıyla bu sene, pandemiden sonra ve önce derken herhalde artık yukarıdaki bir konum için şansımız çok zor görünüyor. Ankaragücü'nü tebrik ediyorum. Çok istediler, çok çalıştılar, çok uğraştılar ve kapasitelerinin üstünde oynadılar. İlk yarı ve ikinci yarıda pozisyonlar bulduk ama sonuçta mağlup olduk. Kaybetmek olabilir ama vazgeçmek değil. 17 yaşındaki Emin'e gelince... Hatalar yapacak. Bazen bedellerini biz ödeyeceğiz, Galatasaray ödeyecek ama kazanacağız. Arkadaşları Emin'i de kazanmak için o hareketten sonra daha fazla maça asılmalarını beklerdim. Takım oyunu budur. Bir genci kurtarmak için her şeyini verirsin. Onun için, arkadaşlarımızın son 2 maçı da beraber oynayacağız Allah izin verirse. Bu arada yönetimimizle birlikte ne yapabiliyorsak yeni sezon için kolları sıvayacağız. Dediğim gibi belki bir tamirat gerekiyor."
"Ben Falcao ve Lemina'nın kalan haftalarda forma giyeceğini sanmıyorum. Fikstür ile ilgili herhangi bir iddiamız olur mu bilmiyorum. Maçlar bittikten sonra bir daha bakacağız. Benim dediğim gibiyse tablo, başka gencimiz olsaydı onlara yer verebilirdim. Oynayacaklarını sanmıyorum. Oynasalar da fizik olarak çok hazır olduklarını düşünmüyorum. Dönüşte, hasar tespiti yapıp neler olacağına bakacağız ama daha kritik maçlarda keşke hep beraber olabilseydik. Başakşehir gibi, Trabzonspor gibi, Alanyaspor gibi, Rizespor gibi maçlarda birlikte olamadık maalesef. Onların yerlerine oynayan arkadaşlarımız yokluklarını hissettirmemeliydi. Büyük takım sahanın içerisinde bir şekilde kazanmayı bilen takım demektir. Biz bu sene, son 2 senede 4 kupa alan, 2 şampiyonluk yapan takıma emeği geçenlerin hakkını yememek lazım ama; bu bize, Galatasaray'a yakışmıyor. Başta ben olmak üzere. Anlatırken ilk hep hatayı kendi üzerime alıyorum. Bundan sonra nasip olursa, bir sonrakini yapacak olan biziz. Sevinmesini bildiğimiz gibi, durumumuzun netliğini gururla, kafamızı öne eğmeden ifade etmesini de bilmeliyiz. Herkes bir bedel ödüyor. Profesyonel hayatta böyle. Biz gönüllü değil, profesyonel yöneticiyiz. Onun için bu işi yönetmek de bizim işimiz,hepimiz yaşarsak göreceğiz."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder