27 Şubat 2010 Cumartesi

UEFA Avrupa Ligi Eşleşmeleri...

Kadıköy yoluna Hamburg,Hamburg yoluna A.Madrid taş koydu diyelim...Şaka bir yana doğru yapılanma ve transfer hamlesi ile üç büyüklerin bu kupada finale yürümesi gerçekçi bir hedefdir.Kalan takımlara bir bakalım,

Hamburger SV (GER) - RSC Anderlecht (BEL)
FC Rubin Kazan (RUS) - VfL Wolfsburg (GER)
Club Atlético de Madrid (ESP) - Sporting Clube de Portugal (POR)
SL Benfica (POR) - Olympique de Marseille (FRA)
Panathinaikos FC (GRE) -R. Standard de Liège (BEL)
LOSC Lille Métropole (FRA) -Liverpool FC (ENG)
Juventus (ITA) - Fulham FC (ENG)
Valencia CF (ESP) -Werder Bremen (GER)

CL den gelen 8 takımdan 7 si yoluna devam ediyor.Favoriler Juventus ve Liverpool gibi dursa da iki takımda kötü bir sezon geçiriyor.Everton elendi yola devam eden S.Lizbon...Benfica'yı geçen sezon rahat yenen Galatasaray'ın S.Lizbon'u geçmesi içten bile değildi ama hepsi artık geçmişte kaldı.Galatasaray'ın rahat yendiği Panathinaikos Roma'yı eledi.Geçen sezonun kupa sahibi Lucescu'lu S.Donetsk de elendi gitti bu turda.
Hamburg-Wolfsburg-A.Madrid-Benfica-Panathinaikos-Liverpool-Juventus-Valencia tura yakın benim düşünceme göre.

Sistem Dışında Kalan Anelka...

2010 Milano...

Cech-İvanoviç-Carvalho-Terry-Lampard-Mikel Obi-Ballack-Malouda-Drogba-Kalou-Anelka

2006 Denizli...

Rüştü-Serkan-Önder Turacı-Luciano-Ümit-Mehmet Yozgatlı-Aurelio-Appiah-Tuncay-Alex- Nobre

Bilgin Gökberk 2010 yılında Ancelotti'nin sisteminde oynayan Anelka, 2006 yılında Daum'un sisteminde oynayamıyordu diye sallamış yazısında...Konudan bağımsız şu kadroya bakıyorum da bu 11 Lille'in karşısına çıksa ağzını burnunu kırardı herhalde rakibin.Ligin herhangi bir maçı olsa anlarım ama sana şampiyonluğu getirecek maçta Anelka ile değil de Nobre ile başlamak zor açıklanır durum.O dönem ki Nobre bugün ile mukayese edilmeyecek kadar faydalı olsa da fark yaratacak adam Anelka'dır.Denizli'de kaçan şampiyonluk Daum'un kovulmasına,Aziz Yıldırım'ın her zamanki gibi 15 günlük istifasına ve taraftarların ağır travmasına sebeb olmuştu.

Maçtan Geriye Kalanlar...

*Geçen sene 2-0 dan verilmiş bir tur vardı Hamburg'a...Yine ASY avantajlı bir skor ile döndük ancak turu geçemedik.Artık ilk maçı dışarda oynamak pek avantaj sağlamıyor bu tip eşleşmelerde.
*İlk yarı kontrollü oyun ve başarılı alan savunması iyi uygulandı.25-45 dk arasında gelmeyen gol sıkıntı yarattı.Bu maçın 0-0 bitmeyeceğini düşünüyordum zaten.
*İkinci yarının başında sakatlanan Elano'nun çıkması ve yerine Ayhan'ın girmesi sonrası orta saha tamamen A.Madrid'in eline geçti.
*Elano'dan beş kişiyi çalımlayıp rövaşata ile gol atmasını bekleyen cahiller Dunga'nın ya da Rijkaard'ın ondan ne beklediğini anlamış değiller.Onun çıkmasından sonra ileriye top geçmedi savunmadan ,pas trafiği durdu işimiz Caner,Arda,Keita'nın bireysel çabasına kaldı.

* Taç atışından gol yemek Türk futbolunun hastalığı.Yerini kaybeden Uğur'u Simao affetmedi ve önüne düşen topu gol yaptı.Yapılacak en iyi şey vakit geçmeden karşılık vermekti ki Arda ve Keita bunu mükemmel yaptı.

Taraftarın hazırladığı kareografi çok etkileyiciydi...Burada çok Aslan var güzel söz.

*Reyes özellikle ikinci yarı kanattan mükemmel top taşıdı.Mehmet Topal ve Hakan çoğu zaman sadece forma numarasını gördüler.

*Maçı başkası yönetse bir üst turdaydık belki de...2-1 lik skor bırakılmazdı o dakikadan sonra...Ama turu sadece hakeme bağlamak yanlış olur.Reyes'in düşürülmesine penaltı çalabilirdi.

* Bir tarafta Reyes-Garcia-Simao pas yaparken,Ayhan,Mustafa ve Mehmet'in sahada iki pas yapamadığını görünce turu elimizden hakem çaldı demek insafsızlık olur.

* Aguero çıkıp oyuna Forlan girince daha tehlikeli ve gol vuruşu daha usta işi demiştim arkadaşıma,90 dk. O da Servet'te yanıltmadı beni...Hamle zamanlaması facia olan Servet'i bir metre uzakta yakalayınca anında cezayı kesti.GS için Baros neyse rakip için Forlan o...
*Ayhan kendine olan güvenini sıfırlamış.Ayağına gelen topta insiyatif almayıp geriye oynayan biriydi maçta.Topu hücuma taşıma anlamında Sarp ve Topal'a göre çok yetenekli olan bu adam bitik vaziyetteydi.
*Leo Franco'nun Reyes'in ayağından aldığı top inanılmazdı.
*İstisna bir iki örnek dışında futbolcularımızın Avrupa'da başarılı olmaması yetenek ya da fizik değil tamamen mantalite.Düşürülen Reyes kalkıp işine devam ederken,Caner o sinirle 2 dakika içinde kalesinden 100 metre uzakta gördüğü iki sarı kartla oyundan attırdı kendini.Reyes futbolu beyni ile oynarken Caner kalbiyle oynuyor.
*Caner'i hainlikle hele bu adam zaten eskiden FB liymiş sığlığı ile suçlamak ayıp ötesidir.Penaltı olan ama verilemeyen pozisyonu yoktan var eden onun yeteneğidir.CSKA ile CL tecrübesi yaşamış olsa da 22 yaşında biri.Yaptığı hainlik değildir ama penaltı çalınsaydı kahramandı o gece.UEFA kupası finalinde tecrübenin kralı Hagi sinirlerine hakim olamayarak attırmıştı kendini oyundan unutmayalım.
*Caner,yerime Dos Santos girip takımı 10 kişi bırakacağına ben atılayım takım 10 kişi kalsın diye düşündü belki de.
* Tribünde olmak en çok onları üzüyordur kuşkusuz.Takıma kısa zamanda dönecek olmaları lig ve gelecek sezon kalınacak CL için önemli.

*Asistan hakem uygulaması Platini'nin elinde patladı galiba.
*Ortada bir eşleşmeydi iki takımda diğerini eze eze yenerek tur atlayamazdı ve öyle de oldu.Ayrıntılar turu geçeni belirledi.

Eksik Bazen Fazladır...

Bu tarz maçlarda sakat ya da cezalılar nedeniyle eksik diye tabir edilen kadrolar mücadele açısından as kadroya göre daha başarılı olur çoğu zaman.FB de maça iyi başladı iyi bir zamanda golü buldu ama yine maçın sonunu getiremedi.Oyuncu kalitesi, mevcut form düzeyi ve bu sene takıma katkıları düşünüldüğünde Alex,Lugano ve Emre dışında kadronun kalite ve katkı olarak birbirine yakın olduğunu düşünüyorum.Örneğin,Mehmet Topuz'un takıma bu sene katkısı yerine oynayan Gökhan'dan ya da Guiza olmayınca Semih'in bu sene takıma verdiği katkı ondan çok farklı değil.Tam tersi olarak Galatasaray'da Kewell'ın yaptığını Dos Santos ya da Caner yapamıyor,Sabri'nin yaptıklarını Uğur yapamıyor en önemlisi Baros'un verebileceğe katkıya o bölgede oynayan kimse yaklaşamıyor.Baros'a asist yapacak olan Arda ya da Keita gol atmaya çalışıyor,atıyorlar da ama takımın dengeleri ve oyun kurgusu için Baros'un takım içinde değil Türkiye'de alternatifi yok.Fenerbahçe'ye dönersek mevcut imkanlarla mükemmel mücadele gösterdiler.Önder,Bekir,Bilica ve Deniz maç öncesi kamp yapılan tesislerde yemekte bile yan yana oturmamışlardır herhalde.Ya da dördü oturup okey oynamamışken sahada defans hattını oluşturdular.Geçilebilecek tur rakibe bırakıldı...Bilica için küçük takımın büyük topçusu dediğimde salladığımı düşünüyorlardı.Geçen sezon Sivasspor'da gösterdiği performans etkileyiciydi ama bu FB nin oyuncusu olacak anlamına gelmiyor.Sivasspor'da Bülent Uygun zamanı oynanan sert ve istikrarlı futbol ile Fenerbahçe'nin oyun yapısı çok farklı.Büyük takımın her maçı kazanmak için oynaması ve geriye yaslanarak kapanarak oynamaması nedeni ile Bilica'nın kontrolsüz, dengesiz oyunu çok göze batıyor.Neyse,Süper ! ligimize geri döndük hep birlikte.

Yıllardır Beklediğimiz Forma...

Bu forma isteğini daha önce yazmıştım Nihayet Türk Milli takımını tüm dünyada diğer takımlardan ayıracak tasarımda forma hazırlanmış...

Kırmızı beyaz renkte forma giyen çok ülke var ancak beyaz forma üzerine kırmızı Türk bayrağı dizaynı mükemmel olmuş...

Arda'nın üzerindeki forma dizaynı çok ülkede var ancak Tanju'nun giydiği forma sürekli kullanmamız gereken bir tasarım.Kulüp takımlarında bile farklı dizayn ya da renk zor kabullenilirken Milli takımın yıllardır bu tasarımı gözardı etmesi hataydı.Nike nihayet gelen taleplere kulak vermiş.Nasıl ki gerçek Fenerbahçe forması çubuklu,gerçek Galatasaray forması parçalı ise...Milli takımın değişmeyecek,değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek forması budur bence...

26 Şubat 2010 Cuma

Hafta Sonu Futbol

26 Şubat Cuma

20:00 Antalyaspor-Trabzonspor / Lig TV
21:30 Schalke 04-Dortmund / TRT 3

27 Şubat Cumartesi

14:45 Chelsea-Man City / Spormax
14:00 Bursaspor-Sivasspor / Lig TV
16:30 Mainz-Bremen / TRT 3
19:00 Kayserispor-Beşiktaş / Lig TV
19:30 Stoke City-Arsenal / Spormax
19:30 Leverkusen-Köln / TRT 3
21:00 Tenerife-Real Madrid / NTV Spor
22:00 Montpellier-Rennes / Kanal A
23:00 Barcelona-Malaga / NTV Spor

28 Şubat Pazar

14:30 Rangers-Celtic / Euro Futbol
15:00 İstanbul BŞB-Fenerbahçe / Lig TV
15:00 Tottenham-Everton / Spormax
16:00 Milan-Atalanta / NTV Spor
16:30 Hannover-Wolfsburg / TRT 3
17:00 Liverpool-Blackburn / Spormax
17:00 Aston Villa-Man United / Kanal A
19:00 Galatasaray-Kasımpaşa / Lig TV
19:30 B.Munih-Hamburg / TRT 3
22:00 Santos-Corinthians / Spormax
22:00 PSG-Marseille / Kanal A
22:00 Atletico Madrid-Valencia / NTV Spor

24 Şubat 2010 Çarşamba

Haftanın Maçı...

21.00-22.00 saatleri arasında halı saha maçı yapan biri olarak ilk yarım saati kaçıracağım...Bence CL de haftanın en renkli maçı...

Inter: Julio Cesar Maicon, Lucio, Samuel, Zanetti, Stankovic, Muntari, Sneijder, Pandev, Milito, Eto’o

Chelsea: Cech, Ivanovic, Terry, Carvalho, Zhirkov, Mikel, Ballack, Lampard, Malouda, Anelka, Drogba


Takımlardan çok teknik adamlar ön plana çıkıyor futbol medyasında...Mourinho'nun takımı İtalya'da yenilmez bence.



İtalya 90 Dünya kupasında Napoli'de oynanan Arjantin-İtalya maçı öncesi Maradona, tribünlere gelecek İtalyanlara ''Sizi aşağılayanları değil beni destekleyin ''demişti...Bugünde Ancelotti, İnter taraftarı dışında herkesin gıcık olduğu Mourinho'ya değil kendine destek istiyor tribünde...Bu işin magazin kısmı tabii ki.Bu kadar üst düzey oyuncu ve teknik adamlar tribünden etkilenmez.Sahadaki taktik savaşı sonucu belirleyecek.

Pazarlama ve Mizah...

Fenerbahçe' de Galatasaray galibiyeti sonrası Ard Arda 10 kere diye T-shirt çıkarmıştı piyasaya.Son yıllarda özellikle ezeli rakipler arası oynanan maçlarda alınan sonuçlara göre piyasaya sürülen bu tip ürünler ilgi görmeye başladı.Küfür hakaret olmadığı sürece her türlü mizaha yakın hissediyorum kendimi...

Alttaki İtalya'dan...Artemio Franchi blogunda paylaşmış...Geçen hafta oynanan B.Münih-Fiorentina maçında çok açık ofsaytı görmeyen hakeme ağır sallamışlar.

23 Şubat 2010 Salı

Sergen Rahatlığı

G.Saray forması giyerken mi Beşiktaş maçlarında daha rahattın, yoksa Beşiktaş forması giyerken G.Saray maçlarında mı?

Sergen;
Abi bana sormak için yanlış bir soru bu. Çünkü ben her türlü rahatım yani...

Guiza'nın Halleri...

Ağlattınız adamı mutlu musunuz şimdi? Ağlama değmez hayat,bu gözyaşlarına...
Bu adam içmesinde kim içsin?

Bursa'nın Ufak Tefek Taşları...

Fenerbahçe liderlik için çıktığı maçta 2-0 öne geçmesine rağmen 2-3 yenilerek büyük hayalkırıklığı yaşadı...Son maçlarda son dakikalarda bulunan gollerle kazanılan puanlar bu kez gelmedi.Mehmet,Uğur ve Santos'tan sonra Özer'in de olmaması Lille maçı öncesi sol kanadı çökertti resmen.Sakatlık ve formsuzluk olsa da ben İstanbul'da turu geçeceğini düşünüyorum...

22 Şubat 2010 Pazartesi

Hafta Arası Futbol


23 Şubat Salı

21.45 Stuttgart – Barcelona (FUTBOL SMART)
21.45 Olympiacos – Bordeaux (EUROFUTBOL)
22.00 Manchester United – West Ham (SPORMAX)

24 Şubat Çarşamba

19.30 Fiorentina – Milan (NTVSPOR)
21.45 Inter – Chelsea (STAR TV)
21.45 CSKA Moscow – Sevilla (FUTBOL SMART)

25 Şubat Perşembe

20.00 Galatasaray – Atletico Madrid (STAR TV)
22.05 Fenerbahçe – Lille (EURO FUTBOL)

Beşiktaş:1 Galatasaray:1

*Galatasaray üç gün ara ile zorluk derecesi yüksek iki maçtan istediğini alarak çıkmıştır bana kalırsa...
*Her iki maçta da kazanacak pozisyonlar buldu ancak berabere bitirdi.A.Madrid ve Beşiktaş'ın mutlak kazanması gerektiği için deplasmandan aldığı sonuçlar Galatasaray için olumlu...
*Keita'nın kırmızı kart,İbrahim Üzülmez'in sarı kart görmesi gereken pozisyonlar hakem tarafından atlandı.
*Genel anlamda pozisyon olarak ve mücadele olarak keyifli bir maç izlediğimi söyleyebilirim.Elano futbolunu bir üst seviyeye taşırken Gio Santos hala sahada varlık gösteremiyor.Meksika Milli takımına Amerika kupasını neredeyse tek başına kazandırmıştı.Barcelona altyapısından Krkic ve Messi ile çıkmış,Barcelona takımında bir sezonda 26 maça çıkmış birine futbolcu değil demek ayıp olur zaten.Sorunu özgüven,iki yıldır üst düzey futbol oynamadığı için A2 takımı düzeyinde görünüyor sahada.
*Sabri ve sonrasında Kewell ve Baros'un takıma Mart ortasında dönmesi şampiyonluk yarışında avantaj sağlayacak.

*Uğur'un istikrarsız oyunu sağ bekte sorun yaratıyor.Sabri'nin takıma dönmesi o bölgeyi rahatlatacak.
*Neill sezonun en başarılı transferi kuşkusuz.Uyum sorunu diye bir şey yaşamadan ilk günden itibaren takımın önemli bir parçası oldu.
*Emre Güngör-Neill uyumu Servet'in kulübeye çekilmesi sonucunu doğurdu.Emre Aşık ve Gökhan Zan'dan bu saatten sonra verim almak zor.Gelecek sezon yolların ayrılması en doğrusu olur.
*Dünya kupası yaklaştıkça Elano,Jo,Kewell,Keita ve Neill'in performansı artacaktır.
*Mehmet Topal'a yapılan hareket ve BJK golü öncesi Leo Franco'ya yapılan darbe maçın sonucunu direkt etkiledi.
*Holosko'nun kafa vuruşu hakemler için zor bir pozisyondu ama topun tamamının çizgiyi geçmediği daha sonra anlaşılıyor.
*Her iki golde de Sivok'un büyük katkısı var !
*Gol sonrası Arda'nın sakatlanması,Elano'nun Madrid maçındaki sakatlığının nüksetmesi Galatasaray'ı maçın sonunda zor durumda bıraktı .Top tutamayan Santos ve Mustafa,Beşiktaş'ın hücum etmesine sebep oldu.

20 Şubat 2010 Cumartesi

A.Madrid-Galatasaray Maçının Ardından...

İspanya’da oynanacak maç öncesi A.Madrid’in son maçta Barcelona’yı yenmesi dikkatleri üzerine çekmesine neden oldu.Galatasaray’ın forvet ve defanstaki sakatlık problemleri nedeni ile fark yemesini hatta beş ! yemesini bekleyenler vardı.Maç dengeli bir oyun ile başladı.Giovani Santos’un henüz hazır olmadığı önceki maçlardan belli iken hata yapan Caner ile erken değiştirilmesi bence doğru bir karar değildi.Zaten oyuna giren Santos’ta maç boyunca pek varlık gösteremedi.

Forvet yok nasıl pozisyona girecek denilen Galatasaray her iki yarıda ikişer çok net pozisyon yakaladı.Kalecinin başarılı kurtarışları gol bulmasına engel oldu.Bu arada Leo Franco’da eski takımına karşı maç boyu üç pozisyonda oldukça başarılıydı.Aguero-Forlan-Simao-Reyes dörtlüsü savunma ve orta üçlünün birbirine yakın oynaması ile etkisizleştirilebilirdi.Neil-Servet-Elano-Mustafa ve Mehmet beşlisi rakibin kontratak yapmasına izin vermedi.Hakan Balta’dan sonra Sabri’nin de takıma dönmesi sağ kanadı daha aktif hale getirecek.Bu arada Vicento Calderon’un saha zeminini görünce Türkiye’deki sahalara çok sallamamaya karar verdim.
İstanbul’daki maçında 0-0 bitmeyeceğini düşünüyorum.Tur kapısı aralandı ancak tur atladı demek doğru olmaz.Geçen sene Hamburg ile 1-1 in rövanşında 2-0 öne geçmesine rağmen 2-3 elenen takımı unutmamak gerekir.2-1 bile iyi skorken 1-1 ile ASY dönmek tabii ki iyi avantaj.Bu tur geçildiği takdirde,Sabri,Kewell ve Baros’un takıma dönmesi ile takım kurgusu çok daha iyi olacak.

19 Şubat 2010 Cuma

Rıdvan'dan Guiza Yorumu...

Maçtan önce annem bana, ‘Oğlum arka direğe koş. Top hep oraya gidiyor’ dedi. Aslında teknik heyet de bunu istiyordu. Ben de bu karşılaşmada onu yaptım ve golü attım. Egemen’in hakkını yemezsek, golün asisti annemden geldi. Daha önce de Sivasspor maçında annem beni bu şekilde uyarmıştı ve golü atmıştım. Bundan sonra da onun sözünü dinlemeye devam edeceğim."

Umut Bulut

''Alex ile Guiza’nın bireysel becerileri gerekiyor. Alex kötü, etkili değil. Guiza etkili ama kötü. Sonuçlandırıcı değil. Ellerinden öperim, Umut’un annesi oğluna arka direğe gitsin diye taktik veriyormuş ya, İspanyolcayı da öğrense de Guiza’ya da taktik verse. ''

Rıdvan Dilmen

Lille-Fenerbahçe Maçının Ardından...

Fransa’da maç ilginç bir gol ile başladı.Volkan klasik hatalarından birini yaparak rakibi maça 1-0 önde başlattı adeta.Lille maçın genelinde oyunu yönlendiren taraf olmasına rağmen gol pozisyonlarında etkisizdi.Lugano’nun erken sakatlanıp çıkması aksayan defansı iyice zayıflattı.Vederson’un golü rakibin daha kontrollü oynamasına neden oldu.Orta sahanın son maçlardaki performansı defanstaki defoyu daha belirginleştiriyor.Cristian ve Emre’nin iyi ya da kötü oyunu savunmanın göbeğini direkt etkiliyor.İstanbul’daki maça altından kalkılabilecek bir skor ile dönmek avantaj.Lugano’nun sakatlığı ve A.Santos’un kart cezalısı olması savunma kurgusunu olumsuz etkileyecek tabii ki.Maçın skoru tur için avantajlı görünse de her iki takımda gol atma ve yeme konusunda cömert davranıyor.

Gervinho’nun rövanş maçında ilk 11 de başlayacağını düşünüyorum.Guiza için yorumu ilk geldiği gün yapıp,İspanya’nın Zafer Biryol’u demiştim fikrim değişmedi.Bazıları yaptığı çapraz koşuları beğeniyor.Ara sıra attığı gollere kendisinin bile inanamadığı bakışlarından belli oluyor.Umut kadar golü var demek bence bahane olur onun için.Umut arkasında Alex gibi bir cevher ile oynamıyor.Dün Alex’e atmak isteyip atamadığı top ile bazılarını çıldırttı bazılarını ise güldürdü.Kanatlardan etkili gelmesine alıştığımız Gökhan ve Santos ileriye pek etkili çıkamadı.Şu anki mevcut kadroya baktığımda Önder varken Deniz,Semih varken Guiza tercihini anlamak zor.

En Çok Kazanan Futbolcular...

Ne güzel söylemiş eskiler...Zenginin parası züğürdün çenesini yorarmış diye...Hala annesi babası oğlum bırak bunları izlemeyi onlar oynayıp kazanıyor siz izliyorsunuz da ne oluyor diyen var mı acaba?

Çin İşi Madalya...

2008 Pekin Olimpiyatlarında 3.olan ve bronz madalya alan Brezilya Milli takımından iki arkadaş...

Ronaldinho: Altın olmadığı kesin de sence bunlar bronz mu?
Jo: Ne bileyim birader...Bir aydır buradayız,ben senin bile gerçek Ronaldinho olduğundan emin değilim.Her şeyin çakmasını yapıyor adamlar.

İspanyol Boğası !

Guiza'yı görenler Anelka'yı da o forma ile gördüğü için kalite farkını daha net anlıyor tabii ki...Eşeğin sudan gelme ihtimali Guiza'nın yetenekli forvet olma ihtimalinden daha yüksektir an itibariyle...Ha Nobre'nin olduğu şehirde,Guiza'ya Van Basten muamelesi yapılabilir o ayrı.

Hayat Varsa Umut Vardır...

Milli takımın yeni teknik direktörü Guus Hiddink...Bunu daha çok konuşuruz zaten.Ancak Rusya ile olan sözleşmesi gereği bir değişiklik olmazsa göreve 1 Ağustos itibari ile başlayacak.Hani diyorum o zamana kadar biri gerekiyorsa bu göreve her daim hazır olan kişi bu topraklarda var.

Hafta Sonu Futbol



20 Şubat Cumartesi

14:45 Everton-Man United / Spormax
15:00 Eskişehirspor-Gençlerbirliği / Lig TV
16:30 Nurnberg-Bayern / TRT 3
17:00 Wolves-Chelsea / Spormax
19:00 Trabzonspor-İstanbul BB / Lig TV
21:00 Barcelona-Santander / NTV
21:45 İnter-Sampdoria / NTV Spor
22:00 Paris-Toulouse / Kanal A


21 Şubat Pazar

16:00 Bologna-Juventus / NTV Spor
16:30 Freibourg-H.Berlin / TRT 3
17:00 Man City-Liverpool / Spormax
18:00 Marseille-Nancy / Kanal A
19:00 Beşiktaş-Galatasaray / Lig TV
19:30 Portsmouth-Stoke City / Spormax
21:45 Bari-Milan / NTV Spor
22:00 Rennes-Lille / Kanal A
22:00 Real Madrid-Villareal / NTV

22 Şubat Pazartesi

20:00 Fenerbahçe-Bursaspor / Lig TV
22:00 Valencia-Getafe / (La Liga)

17 Şubat 2010 Çarşamba

A.Madrid-Galatasaray Maçı Öncesi...


Sezona Galatasaray ne kadar iyi başladıysa A.Madrid’te o kadar kötü başlamıştı.Şu anda maç öncesi geldiğimiz noktada Galatasaray sakatlıkların verdiği dezavantaj ile oyun olarak geriye gitti rakibi ise Barcelona’yı iyi bir futbol ile yenerek tavan yaptı.Kayserispor’a karşı savunmada Antalyaspor’a karşı hücumda iyi futbol oynadığımızı düşünüyorum.Arda’dan gelen son sakatlık haberi ile yok artık kapatın gidin bari demeye hazırlanırken,oynayacak durumda olduğu haberi biraz keyiflendirdi taraftarı.

Giovani Dos Santos’u normal şartlarda yedek oturtup,Hakan Balta önünde Caner ile maça başlaması gerekir bence.Savunmada Sabri’nin olmaması en büyük sıkıntı.Uğur Süper ! ligde göze batmıyor ama Madrid maçında göstereceği performans soru işareti.Rijkaard’a akıl vermek gibi olmasın ama sağ bekte Neill,ortada Servet-Emre Güngör ikilisi çok daha iyi bir savunma hattı aslında.Bu maçtaki kritik oyuncu bence Keita ya da Arda değil Elano.İkinci yarıda yükselen performansı ile bu maça damgasını vurabilir.Ayhan,Mehmet,Mustafa ve Barış’ın form düzeyi çok değişkenlik gösteriyor.Elano’nun arkasındaki ikili bana kalırsa bu sezon için Mustafa ve Barış’tır. İspanya'da değil ama İstanbul'da ki maçta Baros ve Kewell!ı çok arayacağız bence.

Pazar akşamı A.Madrid’i Barcelona karşısında izlemek takımı daha yakından tanımak anlamında iyi fırsat oldu diyebilirim.21 haftadır yenilmeyen Barca ilk yenilgisini rakibimizden aldı.Aguero,Reyes ve Simao çok iyi oynadı.Orta saha oyuncuları Xavi İniesta ikilisine top göstermedi desek yerinde olur. Teknik adamları,Quique Sánchez Flores Benfica'nın başında iken Skibbe'nin Galatasaray'ına yenilmişti.
İstanbul’daki maçın Galatasaray açısından daha zor olacağını düşünüyorum.Deplasmanda savunma orta saha bloğunun yaklaşması orta saha üstünlüğünü ikinci maçta rakibe geçirebilir.Barcelona maçına bakıp bu maç için analiz yapmak kolay değil.Ne rakip savunmayı o kadar ileri taşır ne de Galatasaray,Barcelona gibi pas yapabilir.A.Madrid’in şu an en büyük silahı hızlı kontrataklar ve savunmanın arkasına atılan toplar.Zayıf noktası ise Galatasaray gibi savunması.
Geçen sezon Benfica,Herta Berlin,Bordeaux,Hamburg deplasmanlarından fark yer denilen Galatasaray çok iyi futbol oynamıştı.Sakatlıklar ne kadar zor durumda bıraksa da ben turu Ali Sami Yen’e taşıyacak bir skor bekliyorum.Reyes-Simao destekli Aguero-Forlan hücum hattına karşılık,Elano-Caner(Giovani Dos Santos) destekli Arda-Keita hücum gücü.Keyifli maç olacak…